Байпаков, Карл. Средневековые Города Казахстана на Великом Шелковом Пути. Алматы: Гылым, 1998, 212с.
Baipakov, Karl. Srednevekovye Goroda Kazakhstana na Velikom Shelkovom Puti. Almaty: Ghylym, 1998, 212 s.
ÖZET
Kazakistan’ın Ulu İpek Yolu Üzerindeki Orta Çağ Şehirleri
Средневековые Города Казахстана на Великом Шелковом Пути
Bu kitap A. X. Margulan Arkeoloji Enstitüsü öğrencileri tarafından uzun yıllar boyunca yürütülmüş olan bir araştırma sonucunda edinilen arkeolojik malzemeye dayanılarak yazılmıştır. Araştırma Ulu İpek Yolu’nun Kazakistan boyunca yayılmış olan Orta Çağ şehirlerine – Ispindzhab, Dzhuvikat, Suiab, Navakent, Kulan, Taraz, Otrar vd.ne odaklanmaktadır. Yazar, bu araştırmanın bir sonucu olarak Kazakistan’ın ve bölge tarihindeki boşlukları doldurmanın ve dahası, “Doğu ve Batı halkları arasındaki ilk teması” (s. 8), gözler önüne sermenin mümkün olabileceği görüşündedir.
Baipakov’un amacı Kazakistan topraklarında, göçebeliğin yanında, gelişmiş bir kent kültürünün de var olduğunu göstermektir. Bu argümanın geliştirilmesinde alan çalışmasından elde edilen sonuçlara, alanda bulunmuş olan diğer eserlerin ayrıntılarını gösteren fotoğrafların tahliline ve ayrıca havadan çekilmiş topografik fotoğrafların, çizimlerin ve şehirlerin ve mevkilerin haritalarının incelenmesine dayanılmıştır.
Bu çalışma İpek Yolu’nun hem bir ticaret ve diplomatik arteri olarak hem de Zerdüştlük, Budizm, Nesturilik ve İslam dâhil olmak üzere dinlerin yayılması için bir araç olarak oynadığı rolü ortaya çıkarmaktadır. Kullanılan veriler ve eserler farklı kültürlerin gelişmesi ve bunların kendi içlerindeki karşılıklı ilişkileri kanıtlamaktadır. Yazar, İpek Yolu boyunca yaşanan karşılıklı kültürel zenginleşme ve mübadele sürecinde göçebeliğin ve yerleşik yaşamın öneminin altını çizmektedir.
Baipakov’un kitabının ayırt edici özelliklerinden biri, alan çalışmasının sonuçlarının ağırlıklı olarak betimsel bir nitelikte olmasıdır. Bu durum, kitapta tartışılan bilgilerin güvenilirliğini artırmaktadır. İkinci bir özellik ise kullanılan diğer kaynakların niteliğiyle ilgilidir: Eser, Çince, Arapça, Moğolca ve Farsça kaynakların karşılaştırmalı bir analizini ve ayrıca on sekizinci ve on dokuzuncu yüzyıllarda steplerin Rusya tarafından sömürgeleştirilmesi sürecinde Rus yetkililerin seyahat notlarının incelemesini içermektedir.
Orta Çağ şehirleri arasındaki mimari etkileşimler, antik sulama sistemleri ve törensel ve ritüel uygulamalarda kullanılan eşyaların sembolik süslemelerine ilişkin veriler özellikle ilgi çekicidir. Şehirlere ilişkin kaynaklar Türkistan, Chuy ve Iliiski bölgeleri dâhil olmak üzere, modern yerleşim alanlarına atıfta bulunularak ayrıştırılmıştır. Ne var ki, aynı zamanda, Baipakov’un bölgenin ekonomik, siyasal ve kültürel yaşamına dair tarihsel canlandırımları MÖ ikinci yüzyıldan başlamakta ve on sekizinci yüzyıla kadar devam etmektedir.
Baipakov’un daha önceki çalışmalarının büyük bir kısmı aynı tür konulara temas etmiş olsa da, eldeki metin Kazakistan’da bağımsızlık sonrası dönemine aittir. Dolayısıyla yüzyıllar öncesinin şehir geleneklerine dair bilgiler ışığında Kazak kültürünün modern ve özgün bir tanımını sunmaayı amaçlamaktadır.
Kulshat Medeuva
Çeviren Metin Yeğenoğlu