Акишев, Кемаль и др. Позднесредневековый Отрар: XVI-XVIII вв. Алма-Ата: Наука, 1981, 343c.
Akishev, Kemal et al. Pozdnesrednevekovyi Otrar: XVI-XVIII vv. Alma-Ata: Nauka, 1981, 343 s.
ÖZET
Geç Orta Çağ’da Otrar
Позднесредневековый Отрар: XVI-XVIII вв
Bu monografi Antik Otrar kitabının devamı niteliğindedir. Önceki çalışmada, antik yerleşim Otrar-Tobe ile aynı isimli vahanın etrafındaki Orta Çağ anıtlarının topografyası, stratigrafisi ve bunlar üzerinde araştırma yapma imkânlarına vurgu yapılmıştı. İkinci kitap topografya ve stratigrafiye dikkate değer ölçüde eğilmektedir ve daha kapsayıcıdır. 1967’den bu kitabın tamamlanmasına kadar sürmüş olan arkeolojik araştırmaların sonuçlarını içermektedir.
Kitabın tamamı için bir referans noktası oluşturan “Antik Otrar Yerleşimi Üzerine Arkeolojik Çalışma” başlıklı ilk bölüm (ss. 17 – 134), yerleşimin topografyası, burada yapılmış olan arkeolojik kazılar ve bu kazılar sonucu elde edilen tarihî eserler hakkında bilgi vermektedir. Bu noktada özellikle dikkat çekici olan husus, yaklaşık yedi hektarlık bir alana yayılmış bir kentsel yapıda yapılan kazıların birleşik planlarının – ilk defa olmak üzere – basılmış olmasıdır. Stratigrafik yöntemler temelinde, yazarlar yerleşimin birçok bölümünde sürekli olarak gözlemlenmiş olan üç kültürel (yapımsal) düzey ayrıştırmışlardır.
Bu noktadan sonra yazar, kentin topografyasına değinmekte ve her ne kadar temel biçimini 13. ve 18. yüzyıllar arasında almış olsa da kazı alanındaki merkezi höyüğün daha önceki bir yerleşim planının devamı olduğuna işaret etmektedir. Çalışma, aynı zamanda, yerleşimin temel biriminin semt veya mahalle olduğunu belirtmektedir. Bu olgu, kentsel alanın düzenliliğine işaret ettiğinden şehir planlaması alanında araştırma yapanlar için oldukça önemlidir. Ne var ki, bu her mahallenin kendi içerisinde tecrit edilmiş olduğu (sağır duvar olarak da anılan) doğu tipi bir düzenliliktir. Bu kapalı kentsel birimlerin arasındaki caddelerin ve geçitlerin varlığı, buralarda yaşayanlar arasındaki toplumsal – ve muhtemelen idari – ilişkileri hızlandırmıştır. Çömlekçiler mahallesi, demirciler mahallesi ve dokumacılar mahallesi gibi mahalle içi uzmanlaşmanın izleri belirgindir.
Monografi, yerleşimin içerisindeki yaşama alanlarının yeniden yapılanma süreci ile ilgili ayrıntılı tasvirler sunmaktadır. Bu tasvirler, meskenlerin hem genel (Orta Asya) hem de Ortaçağ Otrar’ına özgü niteliklerine ışık tutmaktadır. Yazarlar inşa edilen evlerin sayısı ile yerleşimin genel alanını birbiriyle ilişkilendirerek Orta Çağ Otrar’ının 4500-6300 kişiden oluşan bir nüfusa sahip olduğunu gösteren demografik göstergeler oluşturmuşlardır.
Yazarların Orta Çağ Otrar toplumunun etnik yapısına dair araştırması, yaptıkları geleneksel maddi kültür analizlerine dayanmaktadır. Bu inceleme Otrar’ın, 19. yüzyıl Kazak yerleşimleriyle olan ortak kökenlerinin altını çizmektedir. Yazarlar mühürleri, seramikleri ve sikkeleri incelemekte ve bunların ikonografisini – Kıpçaklar, Argınlar, Duğlatlar ve Keraitler gibi – büyük Kazak kabilelerine atfetmektedir.
Bütün olarak bakıldığında kitap, Otrar yerleşiminde uzun yıllar süren araştırmalardan çıkan kaynakları karşılaştırmalı olarak analiz etmesi nedeniyle arkeologlar ve Orta Çağ uzmanları için ilgi çekicidir. Kitabın ekler bölümü (ss. 200 – 39) fotoğraflar, grafik tasvirler, aksonometrik izdüşümü de dâhil olmak üzere şemalar ve bunların yanında sikkelerin bir kataloğunu içermektedir. Aynı zamanda el zanaatları ve ticaret ilişkilerinin gelişimine dair destekleyici kanıtlar da bulunmaktadır.
Kitap, Kazakistan topraklarındaki Orta Çağ kültürünün en tutarlı temsilini oluşturduğundan geniş bir okuyucu kitlesine hitap edebilir. Aynı zamanda, Orta Asya’daki arkeolojik kazı alanlarına dair kapsamlı karşılaştırmalı materyaller içermesi nedeniyle, ilgili alanlardaki araştırmacılar için de faydalı olacaktır.
Kulshat Medeuova
Çeviren Metin Yeğenoğlu